Translate Turkish Arabic وضع سابق
Turkish
Arabic
related Results
-
sabık (adj.)more ...
-
geçmiş (adj.)more ...
-
evvelki (adj.)more ...
-
önceki (adj.)more ...
-
ihtiyar (adj.)more ...
-
birinci (adj.)more ...
- more ...
-
geç (adj.)more ...
-
yaşlı (adj.)more ...
-
ilk (adj.)more ...
-
pişkin (adj.)more ...
- more ...
- more ...
- more ...
-
eski (adj.)more ...
-
dün (n.)more ...
-
stresli (adj.)more ...
-
erken (adj.)more ...
- more ...
- more ...
- more ...
-
restorasyon (n.)more ...
-
iade (n.)more ...
- more ...
-
bestelemek (v.)more ...
-
وَضْع {ج أوضاع}more ...
- more ...
- more ...
- more ...
- more ...
Examples
-
ÖNCEKİYLE AYNI...نفس الوضع السابق
-
Eski hâlimize asla dönmeyeceğiz.ولن نعود للوضع السابق
-
Aaa, tatlı yerine geri dön.لا فلنعد الى الوضع السابق
-
Artık eskisi gibi değil. Artık işler değişti.لم يعد الوضع كالسابق الأمور تغيرت
-
Önceki gibi ama benim muhasebecilerim değiller.نفس الوضع السابق بإستثناء أنهم ليسو محاسبين
-
Bak, aramızın daha önceki gibi olmasını sağlayamam.اسمعي لا يمكنني العود إلى الوضع السابق
-
Onlarsız aynı şekilde olmayacak! Ne olursa olsun.ولن نعود للوضع السابق دونهم بأي طريقة
-
İşler eskisi gibi değil tabii.ليس كما كان الوضع بالسابق بالطبع
-
Eski hâlimiz olması gereken gibi değildi.الوضع السابق ليس الوضع الذي كنا عليه سابقاً
-
Şimdi konuşuyoruz, bence eskiden olduğu şekliyle daha güzeldi.والان عندما تكلمنا اعتقد ان الوضع السابق كان أفضل